1 Aralık Dünya AIDS günü dolayısıyla bilgilendirme mesajı yayınlayan İlçe Sağlık Müdürlüğü Uzm. Dr. Derya Ayşegül Tercan, “Bilindiği üzere Dünya Sağlık Örgütü tarafından HIV/AIDS farkındalığını artırmak için 1988 yılında 1 Aralık, Dünya AIDS Günü olarak kabul edilmiştir. HIV enfeksiyonu, ilk defa ortaya çıktığı 1980’li yıllardan bu yana tüm dünyada artarak yayılmaya devam etmektedir. Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Ortak Programı (UNAIDS) 2020 yılı raporuna göre; dünyada HIV epidemisinin başlangıcından günümüze kadar 75.7 milyon kişi HIV ile enfekte olmuş ve 32.7 milyon kişi ise AIDS ile ilişkili hastalıklar nedeni ile hayatını kaybetmiştir” dedi.
Tercan, “HIV (Human Immmunodeficiency Virus), İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü olarak adlandırılan bir hastalık etkenidir. Virüs insan bağışıklık hücrelerine nüfuz ederek bağışıklık sistemini zayıflatır ve fırsatçı enfeksiyonların görülmesine neden olur. HIV + olmak, kişinin vücudunda İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü’nün bulunması anlamına gelir. Bunun yanı sıra kişi hiçbir hastalık belirtisi olmaksızın da uzun süre yaşamına devam edebilir.
AIDS ne demektir?
AIDS (Acquired Immune Deficiency Syndrome) HIV tarafından oluşturulan,"Edinsel Bağışıklık Yetmezliği Sendromu" olarak adlandırılan bir hastalıklar tablosudur. Bağışıklık hücrelerinin yüksek düzeyde tahribatı sonucu fırsatçı enfeksiyonların ilerleyerek ciddi hastalık tabloları oluşturması durumudur. Bağışıklık sisteminin yetersiz olduğu durumlarda ortaya çıkan bakteriyel, viral, mantarlara bağlı ya da protozoal enfeksiyonlara fırsatçı enfeksiyonlar adı verilmektedir. Erken tanı ve gelişen tedavi koşulları ile HIV pozitif kişiler AIDS dönemine geçmeden uzun yıllar yaşayabilmektedir.
Bulaşma Yolları Nelerdir?
İnsan immün yetmezlik virüsü, HIV,
• HIV pozitif kişi ile korunmasız (kondom kullanılmadan) yapılan her türlü (oral, vajinal, anal) cinsel ilişki ile,
• Ortak kullanılan ve HIV enfekte enjektör veya steril edilmemiş cerrahi malzemelerle
• Enfekte kan ve kan ürünleriyle
• HIV pozitif anneden bebeğe gebelik döneminde, doğum sırasında ya da doğum sonrasında emzirme ile bulaşabilmektedir.
Riskli Gruplar Kimlerden Oluşur?
Bulaş yolları değerlendirildiğinde:
• HIV pozitif kişinin partneri olanlar,
• Korumasız cinsel ilişkiye girenler,
• Riskli temas öyküsü bulunan kişiler,
• Damar içi madde bağımlılığı ve ortak enjektör kullanımı olanlar,
• HIV pozitif gebelerin bebekleri risk altındaki grupları oluşturmaktadır.
HIV’in Bulaşmadığı Durumlar Nelerdir?
Dokunmak, tokalaşmak ve sarılmakla, gözyaşı, ter ve tükürükle, aynı yerde oturmak ve aynı havayı solumakla, aynı havuzu, tuvaleti saunayı ve duşu paylaşmakla, giysilerin ortak kullanılması ile tabak, çatal, kaşık bıçak ve bardak paylaşmakla, telefon kulaklığı ve kapı tokmağı ile sivrisinek, böcek sokması ve hayvan ısırması ile HIV bulaşmamaktadır.
HIV/AIDS enfeksiyonundan Korunma yolları nelerdir?
HIV enfeksiyonu önlenebilir bir hastalıktır. Korunma önlemleri tedaviden çok daha etkili ve ucuzdur.
Cinsel yolla bulaştan korunma için;
• Güvensiz ve korunmasız cinsel temastan kaçınılması,
• Tek eşlilik,
• Cinsel ilişki sırasında kondom kullanılması gerekmektedir.
Kan yolu ile bulaştan korunma için
• Taraması yapılmış HIV(-) kan ve kan ürünlerinin kullanılması,
(Kan ve kan ürünleri ile olan bulaşmaya karşı korunma amacı ile 1987 yılından beri ülkemizde kan ve kan ürünleri HIV yönünden test edilmektedir. Organ ve doku nakilleri öncesinde gerekli testlerin yapılması HIV geçiş riskini en aza indirmektedir.)
• Tek kullanımlık steril enjektör ve cerrahi malzemelerin kullanılması,
• Ortak enjektör kullanımından kaçınılması gerekmektedir.
HIV (+) gebeden bebeğe bulaşın önlenmesi için,
• Uygun tedavi ve takibinin yapılması, doğumun sezaryan şeklinde planlanması,
• Doğumdan önce anneye ve doğum sonrasında bebeğe ilaç tedavisi başlanması,
• Annenin bebeğini emzirmemesi gerekmektedir.