Aşılama her yıl milyonlarca insanın hayatını kurtaran en başarılı, etkili ve düşük maliyetli sağlık müdahalelerinden birisidir. Aşıların;

·        Aşı uygulanan bireyleri korumasının yanı sıra,

·        Bağışıklanmış kişilerin hastalığın toplumda dolaşımını engellemesiyle aşı olmamış kişilerin de korunmasını sağlar. Ancak bunun olabilmesi için toplum bağışıklığını sağlayabilecek oranda bir aşılanmış nüfusun olması gerekmektedir.

              Bağışıklama sağlıkla ilgili kazanımların yanı sıra, ekonomik ve sosyal kazanımlar da sağlar. Her yıl Nisan ayının son haftasında kutlanan Aşı Haftasının amacı;

  Aşılamanın önemi hakkında toplumsal farkındalığı arttırmak,

  Daha fazla çocuğun ve yetişkinin aşıyla önlenebilir hastalıklardan korunmasını,

  Hastalıklardan kaynaklanan sekellerin ve ölümlerin önlenmesini sağlamaktır.

Aşı nedir?

Aşılar hastalığı geçirmeden, hastalıklara neden olan mikroorganizmaların vücuda tanıtılmasını, savunma sisteminin mikroorganizmaları öğrenmesini sağlayan güvenilir biyolojik ürünlerdir. Bu tanıtma;

·        Virüs veya bakterilerin tamamen inaktif hale getirilmesi (öldürülmesi de denilebilir) ya da

·        Bakteri veya virüslerin hastalık yapabilme kapasitesinin azaltılması, sonrasında ise tamamının veya bir kısmının vücuda ağızdan veya enjeksiyon şeklinde şeklinde gösterilmesiyle olur.

               Dünya Sağlık Örgütü'nün 1974 yılında başlattığı bir girişim olan ve ülkemizde de 1981 yılından bu yana yürütülen GBP (Genişletilmiş Bağışıklama Programı), coğrafi konumu veya sosyoekonomik durumu ne olursa olsun her çocuğun, hayat kurtaran aşılara eşit erişimini sağlamaya yönelik küresel bir çabadır.

GBP, sistematik aşılama programları aracılığıyla çeşitli bulaşıcı hastalıklarla mücadele etmeyi ve önlemeyi amaçlamaktadır. Bu program kapsamında ülkemizde çocukluk döneminde 13 hastalığa karşı aşı uygulanmaktadır. Aşı takviminde yer alan aşılar sağlık kuruluşlarında ücretsiz olarak uygulanmaktadır. Aşı takviminde yer alan aşılar;

Hepatit B aşısı: Hepatit B’den, buna bağlı karaciğer hasarından ve kanserden korur. Verem (BCG) aşısı: Birçok organın tutulduğu yaygın verem hastalığından korur.

Beşli karma (DaBT-İPA-Hib) aşısı: Her yaşta ölümcül olabilen difteri, boğmaca ve tetanoz hastalıklarından, çocuk felcinden, H. influenzae tip b’ye bağlı menenjit (beyin zarı iltihabı), zatürre ve orta kulak iltihabından korur.

Konjuge pnömokok aşısı (KPA); Aşının içerdiği S. pneumoniae tiplerinin neden olduğu zatürree, menenjit ve kan zehirlenmesinden korur.

Kızamık-kızamıkçık-kabakulak (KKK) aşısı: Kızamık hastalığından ve buna bağlı zatürre, orta kulak iltihabı, SSPE’den (subakut sklerozan panensefalit), kızamıkçıktan ve doğumsal kızamıkçık sendromundan ve kabakulaktan korur.

Oral polio aşısı (OPA): Çocuk felcinden korur.

Tetanoz-difteri (Td) aşısı: Tetanos ve difteri hastalığından korur. Hepatit A aşısı: Hepatit A’dan ve ciddi seyredebilen karaciğer hastalığından korur.

Su çiçeği aşısı: Su çiçeği hastalığından ve buna bağlı cilt enfeksiyonları, zatürre ve beyin iltihabından ve yıllar sonra ona bağlı olarak gelişen Zona’dan korur.

Aşı ile Elde Edilen Başarılar

İnsanlık tarihinde büyük salgınlara ve ölümlere yol açan pek çok hastalık günümüzde aşılama sayesinde görülmemektedir. 1977 yılında çiçek hastalığının ortadan kaldırılması bu başarıların en önemlilerinden biridir. 

Dünya, çiçek hastalığının ortadan kaldırılmasının ardından tarihte ikinci kez, insandaki bir hastalık etkenini küresel olarak yok etmenin eşiğinde bulunmaktadır.  Önemli bir çocukluk çağı bulaşıcı hastalığı olan poliomiyelit (çocuk felci) hastalığına karşı dünya genelinde yapılan yaygın aşılama çalışmaları sayesinde hastalık yok edilme aşamasına gelmiştir. Ülkemizde son polio vakası 1998 yılında görülmüş, daha sonraki yıllarda poliomiyelit vakası tespit edilmemiştir. Ülkemizin de içinde bulunduğu Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesi 21 Haziran 2002’de ‘Poliodan Arındırılmış Bölge’ Sertifikası almıştır.

1994 yılında başlatılmış olan program ile gebelik döneminde anneye yapılan tetanoz aşısı sayesinde, Nisan 2009’dan bu yana Türkiye, yenidoğan tetanozunu ortadan kaldırmış ülkeler arasına girmiştir.

Dünyadaki pek çok ülkede uzun yıllardır sürdürülen aşılama programları ile difteri hastalığı da görülmemektedir. Ülkemizde de son difteri vakasının görüldüğü 2011 yılından bu yana difteri görülmemektedir.

Ülkemizde, 2002 yılından bu yana yürütülmekte olan kızamık eliminasyon programı kapsamında gerçekleştirilen yoğun aşılama çalışmaları ile kızamık vaka sayılarında önemli bir azalma kaydedilmiştir. Ancak, halen dünyada kızamık virüsü dolaşımı devam etmektedir. Bu nedenle, virüs dolaşımının devamlılığında rol oynayabilecek olan aşısız veya eksik aşılı tüm çocukların kızamık içeren aşı ile aşılanmaları son derece önemlidir.

Yakında yaşadığımız Covid-19 pandemisinde ise; Dünya Sağlık Örgütü'nün Avrupa'da 34 ülkedeki COVID-19 aşılarının etkisini analiz eden çalışmasına göre, söz konusu aşılar, aşılamanın başladığı Aralık 2020 ile Mart 2023 arasında ölüm oranının yüzde 57 azalmasını sağladı. Dünya Sağlık Örgütü, Avrupa'da şu anda 2,5 milyon olan toplam ölüm sayısının aşılar olmasaydı yaklaşık 4 milyon kişiye ulaşabileceğini belirtmektedir.

Peki Aşılar Güvenilir mi?

Ülkemizde kullanılan aşılar, Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen kurallara uygun olarak üretilmiş,

Kullanıma sunulmadan önce uluslararası ve ulusal laboratuvarlarda güvenli oldukları test edilmektedir.

Aşılar üretiminden uygulanana kadar (+2) - (+8) °C arasında saklanırlar ve

Ülkemizde Aşı Takip Sistemi ile sürekli olarak bulundukları alan ve sıcaklıkları izlenirler.

 

Unutulmamalı ki!!

Aşılama her çocuk için yaşamsaldır!

Her çocuğun sağlıklı yaşama hakkı vardır!

Çocuklarını aşılatmak ebeveynlerin en önemli sorumluluklarından biridir!

Aşı ile önlenebilen bir hastalığa yakalanma ve bu nedenle sakat kalma ve ölme olasılığı, aşı sonrasında istenmeyen etki ortaya çıkma olasılığından çok daha yüksektir!

Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğü

 

Muhabir: Ali Çolak