Cumhurbaşkanı Erdoğan Kabine Toplantı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Kahraman ordumuzun yıpratılmasına da ordumuz üzerinden siyasi hesap görülmesine de müsaade etmeyiz. Aynı hassasiyet Gazi Mustafa Kemal için de geçerlidir" dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.
Ahlat'ta gerçekleştirilen son kabine toplantısından bugüne "aşk ile koşan yorulmaz" düsturuyla ülke ve millet için aşkla çalıştıklarını belirten Erdoğan, ağustos ayına damga vuran şanlı zaferlerin her sene olduğu gibi yine büyük bir coşkuyla anıldığını ifade etti.
Erdoğan, 26 Ağustos'ta Anadolu'nun kapılarını millete açan Malazgirt Zaferi'nin 953'üncü yıl dönümünün gururla idrak edildiğini, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda da bu topraklardaki varlığı tescilleyen Büyük Zafer'in 102'nci yıl dönümünün aynı heyecanla kutlandığını söyledi.
Harp okullarının mezuniyet törenlerine iştirak ederek, genç teğmenlerin ve ailelerinin mezuniyet sevincini paylaştıklarını dile getiren Erdoğan, bu sene harp okullarından 103'ü misafir olmak üzere 1613 öğrencinin mezun olduğunu belirtti.
Okul birincilerinin tamamının kadın teğmenler olmasının ayrıca anlamlı olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Vatanına, milletine, milli iradeye ve milletin inanç değerlerine yürekten bağlı gençlerimizi Türkiye Yüzyılı'nın mimarları olarak görüyoruz. İyi yetişmiş, disiplinli, vatanperver gençlerimizle daima iftihar ediyoruz. Milletimizin göz bebeği ve peygamber ocağı olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücüne güç katan her adımın yanındayız" dedi.
Erdoğan, son 22 yılda "Güçlü Türkiye, Güçlü Ordu" şiarıyla her alanda çok önemli atılımlar gerçekleştirdiklerini belirterek, savunma sanayisinde yüzde 80 oranında dışa bağımlı bir ülkeyi, her türlü silah ve mühimmatını kendi imkanlarıyla üretir hale getirdiklerini söyledi. Erdoğan, Türkiye'nin İHA ve SİHA teknolojilerinde dünyanın ilk 3-4 ülkesinden birisi olduğunu kaydetti.
Uçak, helikopter, tank, füze, roket, bomba, silah, gemi, denizaltı ve daha pek çok başlıkta 22 yıl öncesine göre çok farklı bir seviyede olunduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ancak ordumuzun disiplinine, insicamına ve itibarına gölge düşürecek her türlü girişimin de karşısındayız. Demokratik denetim mekanizmaları çerçevesinde gerekli tahkikatı büyük bir hassasiyetle ve çok boyutlu bir şekilde yürütüyoruz. Kahraman ordumuzun yıpratılmasına da ordumuz üzerinden siyasi hesap görülmesine de hiçbir surette müsaade etmeyiz. Aynı hassasiyet Cumhuriyetimizin banisi, İstiklal Harbimizin Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal için de geçerlidir."
Erdoğan, dün, aslına ve Gazi'nin hatırasına uygun olarak restore edilen Savarona Yatı'nı ziyaret ettiklerini hatırlattı.
"Milletimiz, bunların samimiyetsizliğinin gayet farkındadır"
Türkiye'ye en büyük zararı istismarcı siyaset anlayışının verdiğini, zamanla aktörler değişse de bu siyaset tarzının kötü bir muhalefet geleneği olarak varlığını halen sürdürdüğünü, son günlerde bunun tekrar ayyuka çıktığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Muhalefet, yine istismar siyasetine sarılarak, 14-28 Mayıs ve 31 Mart seçimlerindeki 'şaibeli sicilini' aklamaya çalışıyor. Bizim burada söylemeye hicap edeceğimiz hakaretleri 3-5 oy uğruna sineye çekenler şimdi çıkmışlar yüzleri kızarmadan ahkam kesiyorlar.
Sınır ötesi ve okyanus ötesindekilerle ittifak yapıp iktidar hayali kuranlar bugün Gazi Mustafa Kemal üzerinden millete ayar vermeye kalkıyor. Türk Silahlı Kuvvetlerine 'Kimyasal silah kullandı' iftirası atanlara kol kanat gerenlerin, bugün söyledikleri hiçbir sözün kıymeti yoktur. Milletimiz, bunların samimiyetsizliğinin gayet farkındadır. Biz de bu oyuna gelmeyeceğiz. Ülkemize ve demokrasimize hiçbir hayrı dokunmayan bu kışkırtıcı dile kesinlikle prim vermeyeceğiz."
Erdoğan, dün Tunceli'nin Ovacık ilçesinde zırhlı aracın devrilmesi sonucu şehit olan jandarmalar ile bugün Irak'ın kuzeyinde Gara bölgesinde şehit olan üsteğmene Allah'tan rahmet diledi. Şehitlerin acılı ailelerine, silah arkadaşlarına ve millete başsağlığı dileklerini ileten Erdoğan, kazada yaralanan jandarmaya da acil şifalar temenni etti.