Youthall’un bu yılki "Gençlerin Beklenti ve Yönelimleri Araştırması", gençlerin ekonomik geleceğe dair derin kaygılarını gözler önüne serdi. Türkiye genelinde 18-34 yaş aralığındaki 2.627 katılımcı ile gerçekleştirilen bu yılki araştırmanın sonuçları; artan hayat pahalılığı, düşük gelirle yaşama mücadelesi, iş kaybetme korkusu gibi faktörlerin gençlerin ekonomik kaygılarını derinleştirdiğini ortaya koydu. Araştırmaya katılan gençlerin %70,1’i aylık 5 bin TL’nin altında gelirle geçinmeye çalışırken %64,1’i ailesinden harçlık alarak hayatını idame ettiriyor. Dolayısıyla gençlerin kendi hayatları üzerindeki kontrol hissi de erozyona uğruyor.

Youthall, bu yıl 3.’sünü gerçekleştirdiği “Gençlerin Beklenti ve Yönelimleri Araştırması”nın sonuçlarını açıkladı. Bu sene toplamda 2.627 kişinin katıldığı araştırma; 18-34 yaş aralığındaki üniversite öğrencileri ve yeni mezun gençlerin ekonomik koşullara, iş dünyasına ve geleceklerine dair kaygılarını gözler önüne serdi. Gençlerin ilgisinin her dönem arttığı araştırmanın katılımcı hacmi, geçen seneye göre %70 arttı.

Gençlerin ekonomik bağımsızlıklarını kazanma konusunda zorlukları devam ediyor

2024 araştırma sonuçları, gençlerin ekonomik bağımsızlıklarını kazanma konusunda büyük zorluklar yaşadığını ve ailelerine olan bağımlılıklarının devam ettiğini bir kez daha gözler önüne serdi. 2023'e kıyasla harçlıklar %100 oranında artmış olmasına rağmen yüksek enflasyon karşısında gençlerin alım gücünün azaldığı görüldü.

Katılımcıların %36,8’i aylık 2.500 TL ve altında bir gelirle geçinmeye çalışırken %33,3’ü ise 2.500 ile 5.000 TL arası bir harçlık veya gelirle yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Ayrıca, gençlerin %64,1’i hala ailelerinden ekonomik destek alırken %46,1’i KYK bursu veya kredisi ile yaşam standartlarını karşılamaya çalışıyor. Yarı zamanlı işlerde çalışan gençlerin oranı ise %22,5.

Geçtiğimiz yılın araştırmasında en dikkat çeken bulgulardan biri “iş arayan üniversite mezunlarının” %69’unun sadece 1.500 TL harçlıkla geçinmek zorunda olmasıydı. Bu grup için harçlıklar rakamsal olarak %25 artmış olsa bile mevcut enflasyona karşı oldukça düşük kalmış durumda. İş arayan üniversite mezunlarının temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanmaları, onlar için ekonomik çıkmazı belirgin hale getiriyor.


Gençler hayatlarının kontrolünün kendilerinde olduğundan şüpheli 

Araştırmanın sonuçlarına göre gençlerin hayatlarının kontrolünü elde etme konusunda yaşadığı zorluk artıyor. Katılımcıların %73,1’i belirli durumlar üzerinde kontrolleri olduğunu ancak hayatlarında kontrol edemedikleri dış faktörlerin de bulunduğunu belirtiyor. Geçen seneye göre %80’e yakın artış gösteren bu oran, gençlerin “kontrol hissini kaybettiği duygusunun” arttığını ortaya koyuyor. Hayatlarında yeterli kontrole sahip olmadığını düşünen gençler, geleceğe kaygılı bakıyor ve bu motivasyonlarını düşüyor. Dolayısıyla gelecekle ilgili ne düşündükleri sorulduğunda %40,9’u kaygılı olduğu yanıtını verirken sadece %35,5’i umutlu olduğunu ifade ediyor.

Gençler için iş-yaşam dengesi önem kazanmış durumda

Gençlerin iş seçimlerinde önem verdikleri faktörler de geçen seneye göre değişiklik gösterdi. Geçen yıl gençlerin ilk öncelikleri arasında maaş seviyeleri ve anlamlı bir işin parçası olma arzusu öne çıkarken 2024 yılında iş-yaşam dengesi daha önemli bir faktör haline geldi. Araştırmaya göre katılımcıların %53,7’si iş-yaşam dengesinin iş seçiminde en önemli faktör olduğunu belirtirken %48’i esnek çalışma koşullarına sahip işlerde çalışmayı tercih ettiğini ifade ediyor. Son dönemde global büyük şirketlerin çalışanlarını haftanın 5 günü ofisten çağırmaya başlamasına rağmen pandemi sonrası gelişen uzaktan çalışma modeli gençler arasında popülerliğini korumaya devam ediyor. Maaş seviyesi de %44’6’lık bir oranla etkili bir değerlendirme kriteri olarak karşımıza çıkıyor. Gençlerin yaklaşık %60’ı çalışmak için kurumsal ve global şirketleri önceliklendiriyor. Kurumsal ve Türkiye merkezli şirketler ise sadece katılımcıların %7’sinin öncelikli tercihi.

Yurt dışında çalışma eğilimi devam ediyor

Youthall’un yaptığı araştırma, 2023 yılındaki trendin devam ettiğini ve gençlerin yurt dışı hayallerinin hala yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Katılımcıların %53,8’i eğitim fırsatlarını yakalamak, dil becerilerini ve kültürel deneyimlerini geliştirmek amacıyla yurt dışına gitmek istediğini belirtiyor. Yurt dışına gitmek isteyenlerden %35,6’sı bu isteğin en büyük sebebinin “uluslararası deneyim kazanma” olduğunu ifade ediyor. %31,4’ü yurt dışındaki daha iyi yaşam koşulları nedeniyle gitmeyi tercih ederken %24,5’i emeğe verilen değerin Türkiye’ye kıyasla yurt dışında daha yüksek olmasını bu kararlarının temel sebebi olarak gösteriyor.

Araştırmaya katılan henüz mezun olmamış öğrenciler için de yurt dışı hayalleri ön planda. Bu gençler, Türkiye'deki iş tercihlerinde global imkanlar sağlayan şirketleri seçiyor. Öğrencilerin %59,5’i, gelecekteki iş yaşamının onlara bu kapıyı açmasını beklerken %53,4'ü kariyer ilerlemesi ve yükselme olanağı sunan bir ortamı tercih ediyor. Ayrıca %45,3’ü iş-özel hayat dengesine imkan veren bir şirket kültürünü önemsiyor, bu da gençlerin iş dünyasındaki beklentilerinin sadece finansal veya kariyer odaklı olmadığını, aynı zamanda kişisel yaşamlarına da değer verdiklerini gösteriyor.

Her 10 mezun gençten 7’si 1 yıl içinde iş değiştirmeyi düşünüyor

Araştırma sonuçlarına göre çalışan mezun gençlerin %71,3’ü önümüzdeki yıl iş değiştirmeyi düşünüyor. Tercih etmeyi düşündükleri öncelikli sektörlerin başında teknoloji, enerji ve otomotiv sektörü yer alıyor. İş değiştirme isteğinin ardındaki başlıca nedenler ise %63,2 oranında bulundukları şirket ve pozisyonlarda kendilerini geliştirememeleri, %58,6 oranında gelir memnuniyetsizliği ve %47,1 oranında kariyer ilerlemesi için fırsat eksikliği olarak belirtiliyor.

Gençler İK koltuğunun yapay zekaya bırakılmasına hazır değil

Yapay zekâ teknolojileri gençler arasında giderek daha fazla ilgi görse de bu konudaki bilgi eksikliği hala önemli bir bariyer olarak öne çıkıyor. Araştırmaya katılan öğrencilerin %47,2’si yapay zekâ uygulamalarını sık sık kullandığını belirtirken, bu oran mezunlar arasında %29,7’ye düşüyor. Neden kullanmadıkları sorusuna öğrencilerin %43,9’u faydalarını bilmediği yanıtını verirken mezunların %54,2’si henüz fırsat bulamadığını belirtiyor.

Ankete katılan öğrencilerin %90’ı, yapay zeka teknolojilerinin gelecekteki kariyer planlarına yön vereceğine inanıyor. Bununla birlikte yapay zekanın kariyer planlamasında sahip olabileceği güçlü pozisyon ile ilgili endişeler de yok değil. Ankete katılan öğrencilerin %44,5’i yapay zeka tabanlı CV oluşturma araçlarına güven konusunda kararsız olduğunu ifade ediyor. %43,1’i bu araçlara güvendiğini belirtirken %12,4’ü güvenmediğini belirtiyor. Mezunların ise %47,8’i yapay zeka tarafından yapılan CV taramalarının veya ön eleme süreçlerinin genellikle adil olduğunu ancak yine de hata payı olabileceğini düşünüyor. Yapay zeka taramalarının kesinlikle adil olmadığını düşünenler %10,8 iken sadece %10,5’i bu süreçlerin adil olduğuna kesin olarak inanıyor.

“Gençleri merkezine alan kurumlar, geleceğe daha hızlı adapte olacaktır”

Youthall CEO’su Emre Aykan, araştırmanın sonuçlarını değerlendirerek: "Her yıl düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz bu araştırma ile gençlerin sosyal, duygusal ve profesyonel beklentilerine dair derinlemesine içgörüler sunuyoruz. Bu yılki sonuçlar, doğru iş gücü ile uzun vadeli büyüme hedefleyen kurumların, gençlerin ihtiyaç ve beklentilerine yönelik stratejiler geliştirmesi; eğitim ve iş dünyasının da gençlerin potansiyellerini en üst düzeye çıkarmak için gerekli destekleri sağlaması gerektiğini bize gösteriyor. Bu adımlar yalnızca bireysel başarıyı artırmakla kalmayacak, aynı zamanda ülkenin genel kalkınma hedeflerine ulaşmasını da hızlandıracaktır.

Gençleri merkeze alan kurumların; geleceğe çok daha hızlı adapte olacağı kanaatindeyim. Youthall olarak 10 yıldır olduğu gibi biz de gençlerin beklentilerini anlamaya, anlamlandırmaya ve iş dünyasına verilerimiz ile yön vermeye devam edeceğiz." açıklamasında bulundu.
 

Kaynak: Bülten