Medipol Mega Üniversite Hastanesinden Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Erol, girişimsel radyolojinin, minimal invaziv tekniklerle birçok hastalığın tedavisinin önünü açtığını belirtti.
Hastaneden yapılan açıklamaya göre, girişimsel radyolojinin sağladığı yeni nesil tedavi yöntemleri sayesinde birçok hastalıkta hızlı ve etkili tedavi imkanları sağlanıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Medipol Mega Üniversite Hastanesinden Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Erol, radyolojideki bu yeni teknikler sayesinde büyük cerrahi müdahalelere gerek kalmadan hastalıkların tedavisinin mümkün olduğunu, özellikle iğne deliğinden yapılan ve damar içinden ya da dışından organa ulaşan mikro yöntemlerle pek çok hastalığın tedavi edilebileceğini vurguladı.
Erol, girişimsel radyolojinin, minimal invaziv tekniklerle birçok hastalığın tedavisinin önünü açtığını ve bu yöntemin tanı ve tedavi sürecinde cerrahi operasyonlara alternatif sunduğuna işaret etti.
"Damar tıkanıklıkları veya baloncuk oluşumları gibi sorunlar çözülüyor"
Günümüzde radyoloji ve onun alt branşı girişimsel radyolojinin hastalıkların tanı ve tedavisinde geniş bir kullanım alanına sahip olduğunu kaydeden Erol, şunları kaydetti:
"X ışınlarıyla çalışan cihazlarımız direkt röntgen, mamografi, bilgisayarlı tomografi, floroskopi ve anjiyografi cihazlarıdır. Bunun yanı sıra ses dalgalarıyla çalışan ultrasonografi ve radyo dalgalarıyla çalışan manyetik rezonans görüntüleme cihazlarımız da mevcut. Girişimsel Radyoloji, iğne deliğinden, damar içinden veya dışından organlara ulaşıp mikro tekniklerle hastalıkları tedavi etmeyi mümkün kılıyor. Damar içi yöntemlerle özellikle damar tıkanıklıkları veya baloncuk oluşumları gibi sorunlar ameliyata gerek kalmadan hızlı ve etkili bir şekilde çözülebiliyor."
Girişimsel radyolojinin, teknoloji ve yapay zekanın sağlık alanında kullanımının artmasıyla gelişim gösterdiğine değinen Erol, "Gelecekte hastalık tanı ve tedavi sürecinde daha az invaziv tekniklerle, yani ameliyatsız yöntemlerle daha etkili sonuçlar alınabileceğine inanıyoruz. Yapay zeka ile desteklenen yeni nesil radyolojik cihazların, tanı süreçlerini daha hassas ve hızlı hale getireceği öngörülüyor." ifadelerini kullandı.
Girişimsel radyoloji sayesinde hastalıklı dokulara yapılan mikro müdahalelerle ameliyat gerektirmeyen çözümler geliştiğini kaydeden Erol, "Bu yöntemle kanser tedavilerinde, kanseri besleyen damarların kapatılması, biyopsi alınması ve tümörlerin iğneyle yakılarak tedavi edilmesi, mümkün hale geliyor. Vücudun herhangi bir yerinde biriken sıvıların dışarı alınması, apselerin tedavisi gibi durumlarda da girişimsel radyoloji, hastaların hayat kalitesini artırıyor." değerlendirmesinde bulundu.