Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Hakan Sefa Çakır, iş dünyasının, çalışanların emekleri karşılığında aldığı maaşı bir yük olarak görmediklerini belirterek, "Asıl sorun sık aralıklarla neden asgari ücrete zam yapmak zorunda kalışımızdır. Bu anlamda iş dünyasının beklentisi, ülke ekonomisinin üretim odaklı olmasıdır" dedi.

Çakır, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın açıkladığı 2025 yılı asgari ücret rakamını değerlendirdi. Asgari ücretin bir yandan gelir dağılımı, toplumsal huzur gibi etki alanlarıyla sosyal yanı olan bir konu, bir yandan da işveren maliyetleri, uluslararası rekabet, üretime olan etkisi gibi tarafıyla da genel ekonomiyi ilgilendiren bir konu olduğunu dile getiren Çakır, bu anlamda, ülkenin yaşadığı ekonomik sorunlar, toplumun yaşadığı geçim sıkıntısı gibi konular söz konusu olunca, yapılan zammı gerekli gördüklerini ifade etti. Ancak yapılan asgari ücret zammının yeterli olup olmamasının, 2025 yılında ülkenin göstereceği ekonomik performansa bağlı olduğunu vurgulayan Çakır, şunları kaydetti:

"Öncelikle, kamu maliyesinin etkin yönetimine bağlıdır. İş dünyası, çalışanların emekleri karşılığında aldığı maaşı bir yük olarak görmemektedir. Çalışanlarımızla ayrılmaz bir bütünüz. Belli bir raya giren ekonomi politikalarımızın, taviz verilmeden bir disiplin içinde devam etmesini istiyoruz. Ancak bu disiplin sağlanırken külfetin sadece birkaç kesime yüklenmesi doğru değil. İşverenin üstündeki kamusal yükler azaltılmalıdır. Çünkü asıl sorun sık aralıklarla neden asgari ücrete zam yapmak zorunda kalışımızdır. Enflasyona neden olan şey asgari ücret artışı değildir, aksine yüksek enflasyon, sürekli asgari ücretin zorunlu olarak artırılmasını gerektirmektedir. Eğer enflasyonu kontrol altına alırsak, faiz sorununu ekonomimizin temel sorunu olmaktan çıkaracak önlemleri alırsak, o zaman alım gücü istikrarı oturan bir ülke olarak böyle zamlar gündemden çıkar. Bu anlamda iş dünyasının beklentisi; ülke ekonomisinin üretim odaklı olmasıdır. Daha çok ve daha verimli ve katma değerli üretim yapmak zorundayız. Arzı artırmak zorundayız. Üretime destek veren bir yapılanmaya daha çok destek verilmelidir. Ekonomide tekeller oluşturmadan, rekabetçiliği desteklemeliyiz. Paradan para kazanılan bir ortamdan çıkıp, üreteni ödüllendirmeliyiz. Artık kısa vadeli çözümlerden kurtulup, ülke olarak yenilikçiliğe, girişimciliğe, üretime, yüksek teknolojiye, bilime ve akılcı politikalara dayalı bir başarı hikayesi yazmak zorundayız. Çözüm, asgari ücretin sürekli artmasına gerek kalmayan istikrarlı bir ekonomi tesis etmektir."

Kaynak: İHA