Devletçi, laik ve bağımsız bir ülke isteyenleri yerel seçimlerde seçeneksiz sananların; toplumdaki AKP karşıtı direnci bir kez daha istismar ederek halkı sahte çözümler peşinde sürüklemeye hazırlananların; piyasa ve rant ilişkilerini belediyelerin kaçınılmaz kaderi olarak gösterenlerin karşısına komünist belediyecilikle çıkacağız.
Paranın konuştuğu belediyecilik anlayışı geriletilecek
Sır değil; halkın refahı ve mutluluğu, temel hak ve hizmetlerin eşitlikçi sunumu, yurttaşların yönetime örgütlü katılımı ile anılması gereken belediyeler rantın, insan kayırmanın, rüşvetin yuvası olarak biliniyor.
Belediye seçimleri, en küçük beldeden büyükşehirlere kadar aday adaylıkları için partilere ödenen milyonlarca liranın, adayların belirlenmesi sürecinde yürüyen pazarlıkların, hiçbir ilke ve programa dayanmayan ittifak arayışlarının, partiler arasında geçişlerin ve satın alınan adayların damga vurduğu bir atmosferde gerçekleşiyor.
Hem seçimlerinde hem de yönetiminde paranın sözünün geçtiği bu belediyecilik tarzına mahkum olmadığımızı güvenilir, ilkeli, örgütlü bir seçeneği güçlendirerek göstereceğiz.
Ranta dayalı belediyecilik anlayışını geriletecek ve bunun karşısında komünist belediyecilik ilkelerini ve örneklerini yaygınlaştırılacağız.
Komünist belediyecilik için TKP
Türkiye Komünist Partisi bu anlayışla ülkenin her yerinde belediye meclislerinde adaylarını gösterecek.
İl, ilçe ve belde düzeyinde belirli yerlerde gösterilecek belediye başkanlığı adaylıkları için ise şu temel kriterler doğrultusunda hareket edecek:
– Komünist belediyelerin sayısı artacak, eşitlikçi ve devletçi bir yaklaşıma dayanan dürüst, ahlaklı, tutarlı belediyecilik anlayışı yaygınlaşacak.
– Komünist belediyecilik yaklaşımı bazı yerelliklere ilk defa girecek, güç kazanacak, köklerini salacak.
– Karşımızda hangi partiye ait olursa olsun birbirinden ayrıştırılamayan başarısız belediyecilik örnekleri dururken, ilkesiz ve programsız ittifaklarla bu deneyimleri unutturmaya ve sahte umutlar yaymaya çalışanlar meydanı boş, halkı seçeneksiz bulamayacak.
TKP bu kriterler doğrultusunda komünist seçeneğin seçimlerden güçlenerek çıkacağı konusunda iddialıdır. Bu iddia, belediye başkanlığı ve belediye meclisi üyeliği seçimlerinde önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşacağımız somut hedeflere yaslanmaktadır.
2024 yerel seçimlerinde bu bağımsız yaklaşımla hareket edecek olan Partimiz, ne gerekçeyle olursa olsun hiçbir düzen partisinin adayını desteklemeyecektir.
Şimdiden gündeme gelen ilkesiz ittifak arayışlarının bir kısmının belediyeleri AKP’ye bırakmama kaygısıyla gerekçelendirildiğini, solun da bu gerekçeye dayanılarak muhalefetin arkasına dizilmesinin istendiğini biliyoruz.
Üstelik piyasacılığa, NATO’culuğa, tarikatçılığa yaslanan AKP zihniyeti ile gerçek bir hesaplaşmaya girilmediği sürece, AKP’nin değil yenilmesi geriletilmesinin bile sağlanamadığını gösteren son seçim deneyiminin üzerinden henüz birkaç ay geçmişken…
Piyasa ve rant ilişkilerinin bütünüyle üzerine çöktüğü belediyelerin iktidarın ya da muhalefetin elinde olmasının nasıl bir fark yarattığı sorusuna verilebilecek anlamlı bir yanıt bulunmazken…
Belediyeleri başı tutulması gereken bir kâr musluğu olarak görenlere, bunu hiç tartışmadan ve halkın zararına politikalarla dolu başarısız belediyecilik deneyimlerinin hesabını vermeden kendisini yeniden umutmuş gibi sunmaya çalışanlara, insanların bilerek içine itildiği umutsuzluktan gerçek bir seçenek ortaya çıkmasın diye yararlanmak isteyenlere meydan okuyoruz.
Komünist belediyeler için ben de varım diyenler öne çıkıyor
TKP bu kapsamda bu tuzağın boşa çıkarılması ve komünist belediyeciliğin yaygınlaşması için belediye başkanlığı seçimlerinde sol içinde alan boşaltmaya yaslanan işbirliklerine hazırdır. Sol içinde bu amaçla yürütülen diplomasinin bir parçası olan TKP, kazanılacak belediyeler arasında bir birliğin kurulmasını da bu işbirliğinin bir parçası olarak görmektedir.
Seçimlere aylar kala bir kez daha programlar değil adaylar tartışılmaya başlanmışken TKP’nin önceliği kişiler üzerinden ilerleyen siyasetin karşısına halkın örgütlü gücünü temsil edecek adaylarıyla çıkmaktır. Komünist belediyeciliğin hayata geçirileceği yeni örnekler yaratmak için bir adım öne çıkarak görev almak isteyenler ülkenin her köşesinde bu amaçla TKP’ye adaylık başvurusunda bulunuyor.
Başvuru ve değerlendirme süreci devam ederken TKP, komünist belediyeciliğe dönük artan ilgiye yanıt vermek, komünist belediyecilik ilkelerini ve nasıl hayata geçirileceğini daha fazla yerde anlatmak için toplantılar düzenlemeye başlıyor.
Türkiye Komünist Partisi savunduğu toplumsal düzenin yalnızca merkezi bir planlamanın ürünü olabilecek bir düzen olduğunu söylemekten hiç çekinmedi. Ülkeyi bağımsız, eşitlikçi, devletçi ve laik temellerde ayağa kaldırmak için tüm kaynakların merkezi bir biçimde seferber edilmesine ihtiyacımız var. Komünist belediyeler böyle bir düzeni kurmak için tek başına yeterli olmayacak fakat kâr etmeyi değil halkın yararını esas alan, ranta kapalı, dürüst, katılımcı belediyecilik örnekleri böyle bir ülkeyle aramızdaki bağı güçlendirecek, mesafeyi kısaltacak, sınırlı kaynaklarla bile neler yapılabildiğini gösterecek.
Tüm bunların konuşulacağı komünist belediyecilik toplantıları Aralık ayı içinde İstanbul Kartal halk buluşması ile başlayacak. Toplantı programının tamamı ilerleyen günlerde kamuoyu ile paylaşılacak.