Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Başkanı Dr. Ahmet Abdullah Antalyalı, "Kırsal kalkınma ile insanları doğdukları yerde doyar hale getirme hedefiyle çalışıyoruz. Bölgeler arası gelişmişlik farklarını ortadan kaldırmak için gayret sarf ediyoruz." dedi.
Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde bir otelde, "IPARD III Programı Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı" yapıldı.
TKDK Başkanı Antalyalı, buradaki konuşmasında, Tarım ve Orman Bakanlığınca hayata geçirilen tarımsal üretim planlaması kapsamında çalışmalarını Bakanlığın politikalarıyla tam uyumlu şekilde sürdürdüklerini söyledi.
Kırsal alanların sadece üretim alanları değil, geleceğe miras bırakılacak zenginlikler olduğunu dile getiren Antalyalı, "TKDK olarak 2011'den bu yana ülke genelinde yaklaşık 25 bin proje destekledik ve 3,5 milyar avroluk yatırım gerçekleşti. Vatandaşlarımıza 1,8 milyar avroluk bir yatırım hibe olarak verdik. 17 farklı sektörde vatandaşlarımızı destekledik ve yaklaşık 103 bin kişiye istihdam oluşturduk. Bu yıl itibarıyla yaptığımız 5 çağrıyla 251 milyon avroluk bir çağrı paketi açıkladık ve yaklaşık 450 milyon avroluk bir yatırım gerçekleşecek." diye konuştu.
Projelere yönelik çağrıların devam ettiğini belirten Antalyalı, bu çalışmalarla yalnızca yurt içi tüketime yönelik değil, aynı zamanda ihracat için üretim yapan, rekabet gücü yüksek ve en yeni teknolojileri kullanan işletmeleri Türkiye'ye kazandırmayı hedeflediklerini ifade etti.
Sadece hibe desteği vermediklerini, kırsalda yenilikçi ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlamayı amaçladıklarını söyleyen Antalyalı, dünyadaki kalkınma yaklaşımlarını da yakından takip ederek bu yenilikleri Türkiye'ye aktardıklarını dile getirdi.
- "Biz yerinde üretim ve yerinde işleme istiyoruz"
Antalyalı, daha rekabetçi ve katma değerli üretimin önemine dikkati çekerek şöyle devam etti:
"Temel amacımız, ürünlere katma değer sağlamak, gıda sanayisini geliştirmek ve böylece çiftçilere ürünlerini eder değerde pazarlama imkanı sağlamak. Biz yerinde üretim ve yerinde işleme istiyoruz. Dolayısıyla bu katma değerin de bölgede kalmasını istiyoruz. Kırsal kalkınma ile insanları doğdukları yerde doyar hale getirme hedefiyle çalışıyoruz. Bölgeler arası gelişmişlik farklarını ortadan kaldırmak için gayret sarf ediyoruz."
Antalyalı, hayvancılık sektörünün gelişmesi ve modernizasyonunun da temel öncelikleri arasında olduğunu, yerelde yan sanayilerin büyümesine de ciddi katkılar sağladıklarını ifade etti.
Kırsal kalkınmanın çok yönlü bir alan olduğuna dikkati çeken Antalyalı, "Kırsal kalkınmayı sadece hayvancılıkla ve bitkisel üretimle sağlamak mümkün değil. Kırsal turizmiyle, tüm unsurlarıyla bu kalkınmayı sağlamalıyız. Bu işin olmazsa olmazı gençler ve kadınlar. Hanımefendiler ve gençlerin olmadığı bir kırsal kalkınma hamlesi düşünmek mümkün değil. Bugüne kadar 6 bin 500 hanımefendi yatırımcımız oldu. 33 bin hanımefendi projelerimizde çalışıyor." dedi.
Antalyalı, yeni sektör alanlarında, ulusal ve uluslararası kaynaklarla kırsal kalkınmaya yönelik çalışmalarını sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Avrupa Birliği ve Yapısal Uyum Yönetim Otoritesi Daire Başkanı Hasan Hüseyin Han da programın 81 ile yayılmasının önemine işaret etti.
Han, programda yapılan değişikliklerle daha fazla vatandaşın faydalanmasının önünün açıldığını söyledi.
Antalya Tarım ve Orman Müdürü Fırat Erkal da kentin özellikle bitkisel üretimde Türkiye'de açık ara lider konumda olduğunu dile getirdi.
Kentin, ihracatıyla da ülke ekonomisine önemli katkılar sağladığını söyleyen Erkal, "Geçtiğimiz yıl itibarıyla Antalya'nın toplam ihracat değerinin yüzde 57'si tarımsal ihracattan oluşuyor. Burada tarımın, üretimin ne kadar önemli olduğunu görebiliyoruz. Kentimiz de nihayet IPARD kapsamında alındı. Antalya ayrıca keçi varlığı olarak Türkiye'de ikinci sırada yer alıyor. Yörük kültürümüzün Toros dağlarında devam ettiği ve sürdürülmesini arzu ettiğimiz bir üretim modelimiz de küçükbaş hayvancılık. Kırsala ve kırsala verilen her desteğin her kuruşuna kadar ekonomiye kazandırılacağı bir iliz." ifadesini kullandı.
Programa, kentteki kamu kurumlarının ve tarımsal kooperatiflerin temsilcileri, yatırımcılar, çiftçiler ve sektör paydaşları katıldı.