Dedebabada oturur fakının oğlu,
Yüzlerce vardı koyunu,
Şahan güderdi yıllarca yozunu,
İstemiş hakkını almış tozunu,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Hani o yıllar ağalar beyler,
Geçerlerdi kapılarından gelinler,
Evlerinde yanardı idareler,
Atların üzerinde olurdu heybeler,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Vardı bir zamanlar cinni oğlu ,
Camuzları vardı hani guyucu oğlu,
Günleri geçerdi orakla galıçla dolu,
Gömleklerin yamalı olurdu kolu,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Nerede kara nurinin çardakları,
Çam ağacından yapardı kovanları,
Bal yapardı ilkbaharda arıları,
Olurdu evlerinde hazın damları,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Hani terzi Aliler,
Kapılarında olurdu hastalar,
Yazardı muskalar,
Şifa beklerdi sanki yaşlılar,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Unutulurmu tuzsusun Omar amca,
Merkebleri gübre taşırdı yıllarca,
Tarlalara çitil dikerdi onlarca,
Günleri geçer giderdi perişanca,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Yıllarını verdi celvanlı oğlu,
Hanlar hamamlar yaptırdı uzund kolu,
Caddeye sokkaklara açtırdı ilk yolu,
Baş vekiller onun olurdu dostu,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Mustafa nicelerini yazamadı,
Yazan kalemi sanki kırıldı,
Unutamazdı yaşananları içi karardı,
İçindeydi o günleri yaşadı,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Yüzlerce vardı koyunu,
Şahan güderdi yıllarca yozunu,
İstemiş hakkını almış tozunu,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Hani o yıllar ağalar beyler,
Geçerlerdi kapılarından gelinler,
Evlerinde yanardı idareler,
Atların üzerinde olurdu heybeler,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Vardı bir zamanlar cinni oğlu ,
Camuzları vardı hani guyucu oğlu,
Günleri geçerdi orakla galıçla dolu,
Gömleklerin yamalı olurdu kolu,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Nerede kara nurinin çardakları,
Çam ağacından yapardı kovanları,
Bal yapardı ilkbaharda arıları,
Olurdu evlerinde hazın damları,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Hani terzi Aliler,
Kapılarında olurdu hastalar,
Yazardı muskalar,
Şifa beklerdi sanki yaşlılar,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Unutulurmu tuzsusun Omar amca,
Merkebleri gübre taşırdı yıllarca,
Tarlalara çitil dikerdi onlarca,
Günleri geçer giderdi perişanca,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Yıllarını verdi celvanlı oğlu,
Hanlar hamamlar yaptırdı uzund kolu,
Caddeye sokkaklara açtırdı ilk yolu,
Baş vekiller onun olurdu dostu,
Hani o Afşindeki eski insanlar.
Mustafa nicelerini yazamadı,
Yazan kalemi sanki kırıldı,
Unutamazdı yaşananları içi karardı,
İçindeydi o günleri yaşadı,
Hani o Afşindeki eski insanlar.