Selçukluların ilk Maraş-Elbistan-Efsus (Afşin) valisi Emir Buldacı Gazi’dir. Çünkü Emir Buldacı Gazi, 1085-1086 yıllarında Yukarı Ceyhan Bölgesi olarak bilinen Efsus (Afşin), Göksun ve Elbistan’ı Ermeni Phileretos’tan almıştır. Maraş, Elbistan, Efsus (Afşin) ve Göksun havalisini fetheden Emir Buldacı, 1097’de I. Haçlı Seferi sırasında Sultan I. Kılıç Arslan ile Haçlıları durdurmak üzere İznik’in imdadına gitmiş ve muhtemelen uzun uğraşlar sonucu Haçlılar tarafından yüksek bir mevki de şehit olmuştur. Maraş-Elbistan-Efsus (Afşin) havalisinde 11-12 yıl kadar Selçuklu valisi olarak Emir Buldac’yı görüyoruz. I. Haçlı Seferi esnasında Elbistan, Göksun, Efsus(Afşin) ve Maraş çevresi Haçlıların eline geçmiştir. Ancak 1103 yılında I. Kılıç Arslan, Maraş ve havalisini Haçlıların elinden geri almayı başarmıştır. 1085 yılı başlarında yukarı Ceyhan havzası, yani Elbistan,Efsus(Afşin) Huni, Göksun ve nihayet Maraş ve daha sonra Behisni ve Keysum şehirleri de, Anadolu fatihi Süleyman şah’ın komutanlarından olup, Haçlılar muharebesinde önemli rol oynayan Emir Buldacı tarafından fethedilmişti.
Ortaçağ kaynaklarında Ceyhan (Cahan) bölgesi, Aşağı Ceyhan ve Yukarı Ceyhan olmak üzere ikiye ayrılırdı. Bölgenin aşağı kısmını, bu nehrin denize döküldüğü Çukurova’nın doğu kısmında bulunan Ayas, Misis gibi şehirler oluştururdu. Ceyhan’ın doğduğu Yukarı Ceyhan bölümünde Maraş başta olmak üzere Elbistan, Göksun, Efsus (Afşin) ve Huni gibi diğer şehirler vardı. Bizans’a bağlı Ermeni asıllı Philaretos, daha 1073 yılında Ermeni din adamlarını toplayarak, Huni’de bir katoligos seçtirerek burayı bir merkez yapmıştı. Bölgenin Türkler tarafından fethiyle Katoligos Teodor, Emir Buldacı’nın hizmetine girmişti. Philaretos, Maraş’ta yeni bir Ermeni Katoligosluk merkezi kurarak başına Bogos adlı bir papaz tayin etmişti. Huni ve Göksun havalisi Türklerin hâkimiyeti altına girince, Katoligosluk ilga edilmiştir. Emir Buldacı’nın Maraş, Elbistan,Efsus(Afşin)- Göksun ve Besni taraflarını on yıldan fazla idare ettiği anlaşılmaktadır. Emir Buldacı Bey’in, 1086-1097 yılları arasında Maraş, Elbistan ve Efsus(Afşin), Göksun havalisinde bir emirlik kurduğunu, Mükrimin Halil Yinanç, Osman Turan ve Işın Demirkent gibi, Ortaçağ Selçuklu tarihçileri kabul ederler. Bu görüş kaynaklar tarafından doğrulanmaktadır. Haçlıların gelişi ile Türklerin elinden çıkan Maraş ve Elbistan, Efsus havalisi, 1098 yılında Bizans İmparatorluğu’na teslim edildi.
Bu tarihten itibaren Ermeni asıllı Bizans valileri idaresinde Maraş’a yerleşen Ermeniler, bir süre sonra Rumkale ve Hısn-ı Mansur (Adıyaman) şehirlerinde ellerine geçirmişlerdi. Elbistan, Afşin (Efsus) ve Göksun şehirleri ise, kısa bir Türk hâkimiyetini müteakip, 1103 yılında yeniden Haçlıların eline düştü. Fakat 1105 yılında Selçuklu Sultanı Kılıç Arslan tarafından Hıristiyanlardan geri alınarak vezir Ziyaeddin Muhammed’e iktâ edilmiştir.
Maraş’ı işgal eden Haçlı ordusu 15 Ekim 1097 tarihinde Maraş’tan hareket ederek, Antakya’ya doğru yol almaya başlamıştır. Maraş’tan sonra sırayla; Türkoğlu, Nurdağı, Islâhiye, Hassa ve Kırıkhan istikametindeki Amik çukurunu takip ederek ilerleyen Haçlı ordusu, 20 Ekim’de Demirköprü’ye ulaşmıştı. Antakya’ya varmak için geride üç saat sürecek yolları kalmıştı. Haçlılar bu sefer sırasında Bizans devleti ile anlaşarak 1098 yılında Maraş ve havalisinin idaresini Bizans’a teslim etmişlerdir. Komana (Şar köyü) ve Göksun’da, Haçlılar işgal ettikleri yerleri daha evvel kararlaştırdıkları gibi, Bizans İmparatoru’nun temsilcisi olan Tatikios’a teslim etmişlerdi. Ermeni asıllı Bizans valileri idaresinde Maraş’a yerleşen Ermeniler, bir süre sonra Adıyaman (Hısn-ı Mansur) ve Rumkale şehirlerini de ele geçirmişlerdir. Maraş’ın kuzeyinde kalan Elbistan, Afşin (Efsus) ve Göksun ise kısa bir süre Türk hâkimiyetinde kaldıktan sonra 1103 yılında yeniden Hıristiyanların idaresine geçmiştir.
1103’de Efsus ve Elbistan’a hâkim olan Haçlıların zulmünden bıkan Ermeniler Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan’ı buraya davet ettiler. Sultan, Elbistan ve Efsus’u Haçlılardan temizledi. 1107’de Sultan’ın ölümü ile bölge yeniden Haçlılara bağlandı. 1149’da Selçuklu Sultanı I. Mesud Efsus ve Elbistan’ı alarak buraya ileride Sultan olacak Oğlu II. Kılıç Arslan’a verdi. 1180’lerden sonra Selçuklu sultanı II. Kılıçarslan, Maraş, Göksun ve Afşin’i içine alan bir Uç beyliği oluşturarak başına da komutanlarından Emir Hüsameddin Hasan’ı getirdi. Kayseri’den gelen ve Sarız-Marabuz yolu üzerinde bulunan Hurman kalesi Malatya, Afşin ve Göksun’a giden yolun üstünde bulunmaktadır. Hurman Kalesi’nin ise eski ismi Sobagene’dir. Kale, buradan geçen kervan yolunu ve üç boğazı kontrol etmek için yapılan önemli bir stratejik merkezdedir. Kalede Selçuklular dönemi izleri de vardır. 1277’de Sultan Baybars, bu kaleyi Hıristiyanlardan almıştır.
Selçuklu Sultanı Melikşah Dönemi’nde Anadolu’ya gelen ve burada Kutalmışoğlu Sülayman Şah’ın önemli komutanlarından biri olan Emir Buldacı 1085 yılında Afşin/Elbistan yöresini Türklere açmış ve Selçuklu valisi olarak bu yöreyi uzun bir zaman idare etmiştir. Bu yöre XII. yüzyılın birinci yarısının ortalarından, 1143 yılına kadar Danişmendliler tarafından idare edilmiştir. Zikredilen yılda Selçuklu hükümdarı I. Mesud’un eline geçen bu yöreye aynı hükümdar, oğlu Kılıç Arslan’ı Vali tayin etmiştir. Kılıç Arslan ise hükümdar olduktan sonra oğullarından Mugisiddin Tuğrul’a 1164 yılından sonra Elbistan-Efsus bölgesini vermiştir. Tuğrul burayı 120l yılına kadar melik ünvanı ile idare etmiştir Selçuklular döneminde Afşin –Elbistan bölgesi Selçuklular döneminde Selçuklu Melikleri tarafından yönetilmiş ve daha sonra Selçukluların başkenti Konya’ya bağlanan XIII yüz yılda Afşin –Elbistan yöresi Konya, Sivas gibi en büyük idari bölgelerden sayılarak Sü-başılar (Askeri Valiler) tarafından yönetilmiştir. 1-Emir Buldacı (1085- 1197) - II. Kılıç Arslan - 3-Mugiseddin Tuğrulşah (1165-1202) - Emir Hüsameddin Yusuf (1237-1243) - 5-Emir İlyas - 6- Mübarezeddin Çavlı - 7- Emir Kamareddin Kamyar - 8- Emir Alameddin - 9- Emir Felekeddin Hali - 10- Emir Seyfeddin Ebu Bekir Candar adlı Melikler tarafından yönetilmiştir. Alaeddin Keykubat dönemi Selçuklu devrinin en parlak dönemidir. Efsus’taki bu günkü Afşin’deki Eshabül-Kehf Külliyesi ile Dedebaba türbesi ve vakıfları bu dönemde kurulmuştur. Selçuklular ve Dulkadiroğulları ile Osmanlılar Afşin’de çok büyük eserler bırakmışlardır.
KAYNAKLAR
Doç.Dr. İlyas GÖKHAN Afşin ve Yöresinin Tarihi
Prof.Dr. İlyas GÖKHAN Türkiye Selçukluları Zamanında Maraş uç Beyliği
1071-1258
Prof Dr Faruk SÜMER Eshabül-Kehf(Yedi Uyurlar) Türk Dünyası Araştırmalar vakfı
I Haçlı Seferinde Kayseri Maraş yolu üzerinde Göksun Havalisi olayları Prof. Dr. Remzi KILIÇ
Ali AFŞAROĞLU Eshab-ı Kehf ve Rakıyım.
Halep Vilayet Salnameler
Yard Doç Dr Ercan GÖL Maraş ve Tarihi Osmanlılar Döneminde
Elbistan Kazasının İdari yapılanması 1540 Yılı Kanuni döneminde Elbistan Kazasında yerleşim ve Nüfus Prof.Dr. İbrahim SOLAK
Adnan Güllü Selçuklular Döneminde Elbistan’ı yöneten Melikler.