EN FAZLA PEYGAMBER ARAPLARDAN MI GELDİ?

Eskiden beri duyduğumuz ve duymaya da devam edeceğimiz: “Allah, en fazla peygamberi Araplara göndermiştir” şeklinde bir söz var. Çoğu zaman da Arapları kötülemek için kullanılan bir söz.

600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu yıkıldıktan sonra onun hâkim olduğu topraklara 64 devlet kurulmuştu. Osmanlı sadece toprak olarak parçalanmamış aynı zamanda fikir olarak ta parçalanmıştı. Osmanlının parçalanmasında etkili olan güç, Osmanlıdan ayrılan her devleti Osmanlıya düşman haline getirmişti.

Bu düşmanlıkların başında Arap-Türk düşmanlığı gelmektedir. Türklere karşı Arapları, Araplara karşıda Türkleri kötüleyerek, Türk-Arap düşmanlığının temelini attılar. Bu kötülemelerden birisi de: “En fazla peygamber Araplardan gelmiştir. Demek ki en bozuk millet Araplardır” sözüydü.

Gerçekten de en fazla peygamber Araplardan mı gelmişti?

“Andolsun ki senden evvel de peygamberler gönderdik. Onların içinden sana kıssalarını anlattığımız kimseler de var, sana bildirmediğimiz kimseler de var.” (Mü’min: 78) ayet-i kerimesinde de buyrulduğu gibi Kur’an’da her peygamberin hayatından bahsedilmemiştir. 25 peygamberin hayatından bahsedilmiştir. Ama ne kadar peygamber geldiği konusunda bir bilgiye sahip değiliz.

Kur’an’da ismi zikredilen bu peygamberlerden kaç tanesi Arap? İbrahim (as) K.Kerimde ismi zikredilen peygamberlerden altıncısıdır. “İbrâhim ne yahudi ne hıristiyan idi; bilâkis o, tek Allah’a inanıp boyun eğmiş birisiydi, müşriklerden de değildi.” (Âl-i İmran: 67) ayet-i kerimesinde de buyrulduğu gibi İbrahim (as) Yahudi ve Hristiyan değildi.

İbrahim(as)’ın, İsmail ve İshak adında iki tane oğlu olmuştu. Araplar İsmail (as)’ın soyundan gelirken İsrailoğulları (Yahudiler) İshak (as)’ın soyundan gelmektedirler.

İshak (as)’dan başlayarak Hz. İsa (as)’a kadar (İsa (as) da dahil) bütün peygamberler Yahudilerden gelmiştir. Araplardan ise sadece Hz. Muhammed (sas) gelmiştir. O da sadece Araplara değil tüm insanlığa gelmiştir. İsmail (as) ile Hz. Muhammed (sas) arasında başka bir peygamber gelmemiştir. İddia edildiği gibi bütün peygamberler Araplardan değil aksine Yahudilerden gelmiştir.

Yahudilere en fazla peygamber gelmesine rağmen iman konusunda en gevşek davrananlarda onlar olmuştur. “Allah, "Şüphesiz Allah fakirdir, biz zenginiz." diyenlerin lafını elbette duymuştur. Onların söylediklerini ve peygamberleri haksız yere öldürmelerini yazacağız ve şöyle diyeceğiz: "Tadın o yakıcı azabı!” (Âl-i İmran: 181) ayet-i kerimesinde de buyrulduğu gibi yeri gelmiş Allah ile alay etmeye kalkışmış, yeri gelmiş peygamberlerini öldürmüş veya öldürmeye teşebbüs etmişlerdir.

Tarihte en fazla peygamber şehit eden kavim olarak kayıtlara geçmişlerdir. Hz. Yahya ile Hz. Zekeriyya’yı şehit etmişler. Hz. İsa (as) öldürmek için tuzak kurmuşlar ama muvaffak olamamışlardı. Hatta Hz. Peygamber (sas)’ı dahi öldürmek için suikast girişiminde bulunmuşlardı. Öldürme işlemi adeta Yahudiler ile özdeşleşmişti. Tarih boyunca hep öldürme ile ön plana çıkmışlardı. K.Kerim’de Yahudilerden bahseden ayetler, önceki Yahudiler hakkında inmiş olmasına rağmen, bugünkü Yahudilerin çoğu da benzer davranışlar göstermeye devam etmektedirler.

Önce Filistinlilerin topraklarını işgal ederek onları katletmeye başladılar. Fakat hiç durmuyorlar ve durmayacaklar da. Gazze’ye saldırıyor, ardından Lübnan’a, oradan Suriye’ye…. Öyle devam ediyor. Kıyamete kadar da böyle devam edecekler. Tek beslendikleri kan. Uydurdukları dinlerinin içerisine de bunu yerleştirmişler. “Rabbin sana teslim edeceği bütün halkları bitireceksin ve gözlerin onlara acımayacak…. O şehrin ahalisini mutlaka kılıçtan geçireceksin, onu ve onda olan her şeyi ve hayvanlarını tamamen yok edeceksin.” (Tesniye 7/16; 13/15) Tahrif edilmiş Tevrat’ın içerisinde bu ve buna benzer birçok ifade yer almaktadır.

İnanç yapısını Yahudi olmayan milletlerin öldürülmesi üzerine bina eden bir dinin mensuplarından “öldürmek”ten başka ne beklenebilir?