Kadın…
Bir baharın uyanışında, dalgalanan denizin coşkusunda, toprağa düşen bir yağmur tanesinde saklıdır.
Sevgiyle var eden, emekle büyüten, sabırla şekillendiren bir güçtür kadın.
Bir çocuğun ilk gülümsemesinde, bir kalemin yazdığı en anlamlı cümlede,
Bir sofranın bereketinde, bir şehrin ışığında, bir toplumun ruhunda gizlidir.

Kadın, yalnızca bir kimlik değildir; o, hayatın kendisidir.
Dokunduğu her şeyi güzelleştiren, sevgisiyle iyileştiren, emeğiyle var eden…
Yürekten gelen bir söz, geceleri uyumadan kurulan bir hayal,
İnatla büyütülen bir umut, yorulmadan yürüyen bir adım…

O, bilginin ışığını yakan bir öğretmen,
Şefkatiyle yuva kuran bir anne,
Üretimiyle dünyayı inşa eden bir emekçi,
Sanatıyla, kalemiyle, sözüyle tarih yazan bir ilhamdır.

Ve kadın, aynı zamanda toprağın özüdür.
Gün doğmadan uyanıp tarlaya giden,
Ellerini toprakla buluşturup ekmeğini kazanan…
Kimi zaman kavurucu güneşin altında, kimi zaman sert rüzgârlara karşı dimdik duran…
Buğdayı biçen, zeytini toplayan, bağı sulayan, sofralara bereket taşıyan…
Çiftçi kadındır, üreten kadındır, topraktan doğan ve toprağa can verendir.

Ama ne yazık ki bazı kadınlar, hayallerine ulaşamadan, hayatlarının baharında koparıldı…
Bir gül gibi solmadan önce dalından düşürüldü.
Sesi duyulmadı, çığlığı yankılanmadı, umutları yarım kaldı.
Bir evin ışığı söndü, bir annenin eli soğudu, bir çocuğun gözyaşı dinmedi.
Oysa kadın yaşamak için vardı, üretmek, sevmek, gülmek, dünyaya renk katmak için…

Her eksilen kadında insanlık eksildi.
Her yarım kalan hikâyede dünya biraz daha sessizleşti.
Ama biz onları unutmayacağız.
Onların hayallerini yaşatacağız, umutlarını büyüteceğiz, adlarını geleceğe taşıyacağız.

Kadın varsa, umut vardır.
Kadın varsa, hayat vardır.
Kadın varsa, dünya daha güzel bir yerdir.

Toprağı işleyen, dünyayı güzelleştiren, umudu büyüten tüm kadınların ve aramızdan koparılan tüm kadınların anısına… 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun…